6.0

Düşler Fabrikası izle

Dreambuilders

6.0

Düşler Fabrikası izle

Dreambuilders

  • Yapım Yılı 2020
  • Film Süresi 81 dakika
  • Ülke Danimarka
  • Yönetmen Kim Hagen Jensen, Tonni Zinck


  • Oyuncular Rasmus Botoft, Ditte Hansen, Martin Buch
Düşler Fabrikası, rüyalar dünyasında heyecan dolu bir maceraya atılan küçük bir kızın hikayesini konu ediyor. 12 yaşında bir kız olan Minna’nın hayatı, babasının nişanlısı Helena ve kızı Jenny’nin evlerine taşınmasıyla altüst olur. Jenny’ye tahammül edemeyen Minna'nın en büyük isteği onun evden gitmesidir. Bir gece Minna, rüyaların kontrol edilebildiği bir dünya keşfeder. Bunun üzerine Minna, Jenny’yi değiştirebilmek için onun rüyalarını kontrol eder. Ancak Minna’nın insanların hayallerini kontrol etmenin korkunç sonuçları olduğundan haberi yoktur. Yaptıkları sonrasında Jenny’nin uyanmaması üzerine Minna, Jenny ve yeni ailesini kurtarmak için rüyalar dünyasına dalar. FullHDFilmizleseneBOX keyifli seyirler diler.

Film Hakkındaki Düşüncelerinizi Paylaşın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  1. zort dedi ki:

    İkinci yarıda duygu yoğun. Çocukların küçük yüreklerinde açılan büyük yaralar, gizli yaralar. Her zaman bütün hayatımızı anne ve babalarımızın hatıralarıyla ve onların hatıralarıyla, söyledikleriyle, huylarıyla, bakış tarzlarıyla yaşıyoruz. Bunu geç fark ediyor insan ama böyle. Çocukluğumuz. Bütün rotayı çizen o çocukluğumuz. Ve aslında en iyi zamanlarımız sonra yaşadıkça yalnızlaşıyor insan. Bu duygu dayanılmaz. Onun için bir hikayesinde Bukowski şöyle der: ” Gençtim; aslında korkunç olan hayatın bana güzel göründüğü yıllardı”
    Hayat gerçekten de çok ağırdır. Hiç kötü bir tecrübeniz olmasa bile, o çocukluğunuzun sevdiklerinizi bir bir kaybetmenin giderek artan ağırlığı her geçen gün daha da ezer insanı daha da yalnızlaştırır. Çünkü çocukluğumuzda yatar bütün çoğulluğumuz. Sonradan edindiğimiz yoldaşlar, evlatlar, arkadaşlar, insanlar o çocukluğumuza ait hayatın yıkılmış olmasından doğmuş daimi hüzünle ve büyük kederle ikinci bir hayat yaşamak gibidir. Ama ilki maalesef yüreğimizin bütün damarlarına yapışmıştır ve bundan kurtulamaz insan. İşte o zaman anlarsın hayatın korkunçluğunu. Fakat yaşayacağız. Bu acıyla bu kederle yaşayacağız. Vaktimiz ne zamansa o zamana kadar yaşayacağız. Allah dert verip derman aratmasın kimseye İnşallah…
    Sevdiklerinize iyi sarılın, onlara sahip çıkın, gözetin, onlarla zaman geçirin. Onlarla zaman geçirdikçe gittiklerinde acıları daha yoğun olacaktır ama bunun başka bir yolu da yoktur. Payımıza düşeni yaşayacağız.
    İnsanlara soruyorlar: “Bir hap olsaydı ve o hapı yuttuğunda kaybettiğin herkesin acısı tamamen geçecek, o hapı yutar mıydın?
    İnsanlar bu soruya hayır cevabını vermişler. Kurtulabilecekken acıyı yaşamayı neden seçer insanlar…
    Çünkü çok sevdiğimiz birini kaybettiğimizde bir hapla bütün acısından kurtulabiliyorsak onu sevmeminiz anlamı neydi?
    İşte insanlar varoluşlarını, varlıklarını, aidiyetlerini, hislerinin gerçekliğini bu acılara dayarlar. Bir gün yok olup gitmekle ilgili çok farkında bile olmadığımız korkularımıza karşı gösterdiğimiz direnç noktasıdır bu ve elimizde başka da bir şey yoktur.
    Ve bu elimizdekilerle Allah merhamet ve mağfiretle dokunacaktır bizlere.
    İnsan denilen bu evren kadar geniş esrarlı yaratılmış, bu tercihleri sebebiyle, sevdiklerine olan, yürekten bağlandıklarına olan bu sadakatten vazgeçmemek için, yani yüreğine dolmuş sevgi ve bağlılığı bırakmaktan vazgeçmemek için, bu derin acıları yaşamayı tereddütsüz tercih ettiği için, eğilimi bu olan bir yapısı olduğu için Allah tarafından affa uğrar, uğrayacaktır.
    Ben böyle düşünüyorum, böyle inanıyorum.

    Film tam derinliğe inmese de o derinliğin kapısını olsun işaret ediyor bize. Eğer ki 2,5 saat gibi bir süreye sahip olsaydı bu film ve dibe daldıkları andan itibaren olan bölümü daha derinlemesine ve uzun işleyebilseydi film, balyoz gibi bir etki bırakabilirdi.
    Çok müsait bir konuyu yakalamışlar ve önüne kadar gelmiş ancak oradan geri dönmüşler. Böyle gördüm filmi ben.
    Tabi o geri döndükleri yerin ötesini öyle ya da böyle biliyoruz, hissediyoruz ve içimiz ürpererek tüm hücrelerimize kadar titreyerek sarsılıyoruz.

    Seyredin derim; çok şey düşündürüyor insana ve çok şeyin kapağını aralıyor…